Konukevlerinin Kurumlar ve Katma Değer Vergisi Karşısındaki Durumu

KONUKEVLERİNİN  KURUMLAR  VE KATMA DEĞER VERGİSİ KARŞISINDAKİ  DURUMU

 

Vergi kanunlarına göre  kendileri için vergi borcu doğuran bir olay bulunmakla beraber  aynı vergi kanunu ile  belirli kişi ve grupların vergi dışı bırakılmasına vergi muafiyeti denir.

 Konukevleri genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine barınma hizmeti verilen ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ve yemek gibi zaruri ihtiyaçların karşılandığı yerlerdir. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde konukevlerinin  bu hizmetleri kurumlar vergisinden muaf olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle, genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait konukevlerinin amaçları dışında faaliyet göstermeleri veya kamu görevlileri dışındaki kişi ve kuruluşlara hizmet vermeleri ve bu durumun devamlılık arz etmesi halinde, bu faaliyetlerin kurumlar vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

Bu yazımızda konuk evlerinin hangi hizmetlerinin vergi dışı olması hangi hizmetlerinin vergilendirilecek kazanç olması gerektiği hususları ele alınacaktır.

Konukevlerinin Kurumlar Vergisi  Karşısındaki durumu;

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ile iktisadi kamu kuruluşları  vergi mükellefiyeti kapsamına alınmıştır.

 

Kanunun 2 nci maddesinin üçüncü fıkrasında devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve birinci ve ikinci fıkralar dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşları olduğu,  altıncı fıkrasında ise, bunların kazanç amacı gütmemelerinin, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunmasının, tüzel kişiliklerinin olmamasının, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği; mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olmasının, kâr edilmemesinin veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadî niteliğini değiştirmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi ile genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine hizmet veren, kâr amacı gütmeyen ve üçüncü kişilere kiralanmayan kreş ve konukevleri ile askerî kışlalardaki kantinler kurumlar vergisinden muaf tutulmuştur.

Diğer taraftan konuya ilişkin olarak  03.04.2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin 4.5.1 bölümünde; konukevlerinde berber, kuaför, bar, kafeterya, oyun salonu, çay bahçesi, pastane, düğün salonu, alakart, fastfood, lokanta, dansing, sauna, yüzme havuzu, fitness ve spor merkezi ile plaj v.b. yerlerde bir bedel karşılığı verilen hizmetlerin muafiyet kapsamında değerlendirilebilmesi mümkün  olmadığı hüküm altına alınmıştır.

Vergi uygulamalarında konukevleri, otel hüviyeti taşımayan ve kamu mensuplarına barınma dışında başka bir hizmet vermeyen mütevazi yerler olarak kabul edilmektedir. Bu tür yerler kamu kurumlarında ücret karşılığı çalışan kişilerin genellikle de görev gereği esas çalışma yerlerinden başka bölgelere gitmeleri durumunda  konaklamalarını sağlamak amacıyla açılmaktadır.  Konuk evlerinin bu hizmetleri vergi kapsamında değildir. Ancak, ülkemizin değişik yörelerinde bulunan konuk evlerinde kamu mensuplarına sadece konaklama hizmeti değil bu hizmetle birlikte kuru temizleme, berber, kuaför, bar, kafeterya, oyun salonu, çay bahçesi, pastane, düğün salonu, fastfood, lokanta, sauna, yüzme havuzu, fitness ve spor merkezi, plaj vb. hizmetler sunulmaktadır. Ve bu tür  hizmetleri sağlarken  kuruluş amacından saparak  ticari kazanç  sağlamaktadırlar . bu uygulama ise beraberinde rekabet eşitsizliğini yol açmaktadır

Konuk evlerinde Kurumlar Vergisi Kanununda öngörülen konaklama maksadının dışında yerine getirilen ve yukarda saydığımız hizmetlerin vergi muafiyeti kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu tür hizmetler konuk evlerinin kamu  kuruluşlarının kendi görevlilerinin yararlanması için yaptırmış olduğu mütevazi yerler olma niteliğini kaybederek otel hüviyetine bürünmelerine yol açmaktadır. İktisadi rekabeti bozacak tarzda otel olarak faaliyet gösteren genel ve katma bütçeli idarelere ait konuk evlerine kurumlar vergisi muafiyeti tanınması ticari hayatta haksız rekabete yol açacaktır. Bu durum aynı alanda faaliyet gösteren özel teşebbüsün cezalandırılması ve rekabet gücünün zayıflatılması sonucunu doğuracaktır.

Diğer taraftan, konuk evlerinde konaklama dışında verilen ve yukarıda saydığımız lokanta, berber, sauna, fastfood, terzi, yüzme havuzu vb. hizmetlerden sadece hizmeti veren kurumun üyeleri ve diğer kamu çalışanları yararlanıyor olsa da bu tür hizmet veren konuk evlerinin kurumlar vergisinden muaf tutulması mümkün değildir. Bu tür hizmetlerin sadece üyeler ve diğer kamu personeline verileceğine dair ilgili makamlarca alınmış bir karar bulunsa ve bu sistem kimlik kartının kontrolü ile uygulansa dahi verilen hizmetlerin kurumlar vergisine tabi olmasını engellemeyecektir.

Özellikle konukevlerinin durumu vergisel açıdan önem kazanmaktadır. Bazı  konuk evlerinin otelleri aratmayacak imkânları bulunan konaklama dışında yüzme havuzu, restoran, fastfood, kuaför, cafe, düğün salonu vb. hizmetler verdikleri görülmektedir. Bu yerler konaklama hizmetini de kamu personeli dışında kişilere farklı tarife uygulayarak vermektedirler. Bu tür konukevleri kanunda kastedilen sosyal tesis niteliğini taşımadıklarından ve rekabet eşitliğinin sağlanması için bunların  kurumlar vergisi muafiyetinden faydalanmaları mümkün değildir.

Bu hükümler uyarınca, devlete, il özel idarelerine, belediyelere ve diğer kamu idare ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup devamlı olarak ticari, sınai ve zirai konularda faaliyet gösteren işletmeler kurumlar vergisi mükellefidirler.

Bu itibarla, Konukevlerinin  konaklama maksadı dışında  faaliyet gösterip göstermediği veya  üçüncü kişilere  hizmet verip vermediği tespit edilmesi  gerekmektedir.  Eğer maksatları dışında faaliyet göstermiyor veya üçüncü kişilere  hizmet vermiyor ise kurumlar vergisinden muaf olacaklar,  eğer  maksatları dışında faaliyet gösteriyor veya üçüncü kişilere  hizmet veriyor ise kurumlar vergisi mükellefiyetinin tesis edilmesi gerekmektedir.

Konukevlerinin Katma Değer  Vergisi   Karşısındaki  Durumu,

Katma Değer Vergisi Kanununun 1/3-g maddesinde, genel ve katma bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyeler ve köyler ile bunların  teşkil ettikleri birliklere, üniversitelere, demek ve vakıflara, her türlü mesleki kuruluşlara ait veya tabi olan veyahut bunlar tarafından kurulan ve işletilen müesseseler ile döner sermayeli kuruluşların veya bunlara ait veya tabi diğer müesseselerin ticari, sınai, zirai ve mesleki nitelikteki teslim ve hizmetlerinin katma değer vergisine tabi olduğu hüküm altına alınmıştır.

Katma Değer Vergisi Genel Uygulama  Tebliğinde; orduevleri, askeri gazinolar, askeri kantinler, kışla gazinoları ile kamu kurumlarına ait misafirhane, kreş, yemekhane, eğitim ve dinlenme tesislerinin işletilmesi veya yönetilmesi suretiyle yürütülen faaliyetler kâr amacı taşımamaları nedeniyle ticari faaliyet kapsamına girmediğinden, münhasıran ilgili kurum ve kuruluş mensuplarına hitap etmeleri şartıyla vergiye tabi olmayacakları belirtilmiştir.

Buna göre;  kamu kurumları tarafından işletilen Konukevlerinin faaliyetleri, Tebliğde belirtildiği şekliyle kâr amacı taşımamak, münhasıran ilgili kurum ve kuruluş mensuplarına hitap etmek koşuluyla katma değer vergisine tabi tutulmayacaktır.

Ancak, bahse konu Konukevlerinin, ticari faaliyet kapsamına girecek şekilde kâr amacıyla işletilmesi ve münhasıran kendi kurum ve kuruluşları mensupları dışındakilere mal teslimi ve hizmet ifasında bulunması halinde Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesi kapsamında değerlendirilip katma değer vergisine tabi tutulması gerekecektir.

Sonuç,

Yazımızın önceki bölümlerinde ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; özetle   Konukevleri genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait olup sadece kamu görevlilerine barınma hizmeti verilen ve barınmanın gerektirdiği kahvaltı ve yemek gibi zaruri ihtiyaçların karşılanması halinde,  bu hizmetleri vergiye tabi olmayacaktır.

Ancak genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerine ait konukevlerinin amaçları dışında faaliyet göstermeleri veya kamu görevlileri dışındaki kişi ve kuruluşlara hizmet vermeleri ve bu durumun devamlılık arz etmesi halinde,  bu faaliyetlerin   kurumlar vergisi ve katma değer vergisine tabi tutulması gerekmektedir.

 Yani kamu kurumlarının bu tür  hizmetleri sağlarken  kuruluş amacından saparak  ticari kazanç  sağlamaktadırlar.  Ticari kazançların  vergilendirilmesinde ise yasal mevzuat açısından   kamu sektörü ile  özel sektör arasında bir  ayrım söz konusu olmayıp   her halükarda vergilendirilmesi gerekmektedeir.

 

Murat ALTUNSABAK

 Yeminli Mali Müşavir

KAYNAKÇA;

-213  Sayılı  Vergi Usul Kanunu ,www,gib.gov.tr internet adresinden faydalanılmıştır.

-193 sayılı Gelir Vergisi  Kanunu www,gib.gov.tr internet adresinden faydalanılmıştır

-3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu, www,gib.gov.tr internet adresinden faydalanılmıştır.

-5520  sayılı Kurumlar  Vergisi  Kanunu www,gib.gov.tr internet adresinden faydalanılmıştır

-Beyanname Düzenleme Klavuzu (2010 İstanbul,   Hesap Uzmanları Derneği,)